Azerbaycan'da bağımsızlığın sembolüne dönüşen ve tarihe "Kanlı Ocak" olarak geçen 20 Ocak Katliamı'nın kurbanları anılıyor. Azerbaycanlılar, 34 yıldır her 20 Ocak'ta, 20 Ocak kurbanlarının simgesi haline gelen karanfillerle şehitliğe akın ediyor.
Tarihe "Kanlı Ocak" adıyla geçen katliamın acısı, aradan 34 yıl geçmiş olmasına rağmen tüm Azerbaycanlıların hafızasında tazeliğini koruyor. Azerbaycan'da aynı zamanda bir kahramanlık destanı olarak da hafızalara kazınan Kanlı Ocak olayları, 70 yıl süren Sovyet esaretinden sonra bağımsızlığın kazanılmasında önemli dönüm noktası olarak da kabul ediliyor. Kanlı Ocak olayları, Sovyetler Birliği'nin çöküşünü hızlandırdı, Azerbaycanlılarda bağımsızlık duygusunu alevlendirdi. Olayların temelinde ise Karabağ sorunu bulunuyordu.
Azerbaycanlılar, bu kararı tepkiyle karşıladı ve Bakü'de yüz binlerce kişinin katıldığı mitingler düzenlendi. Halk, Ermenilerin artan toprak taleplerine ve Sovyet yönetimine tepkilerini göstermek için Bakü'nün Azadlık Meydanı'na akın etti.
Aralıksız süren mitingler Sovyet yönetimini tedirgin etti ve Bakü'ye asker gönderilmesi yönünde karar alındı. Halk ise kentin giriş yollarını ve Bakü'deki askeri birliklerin önünü kapattı. İlk önce 19 Ocak 1990'da Sovyet istihbaratınca Azerbaycan televizyonunun enerji sağlayıcısı patlatıldı. Akşam saatlerinde ise 26 bin kişilik Sovyet ordusu zırhlı araçlarla 5 yönden Bakü'ye girdi. Sovyet ordusu, onları engellemeye çalışan silahsız sivillere mermi yağdırarak kente ulaştı. Tanklar ve ağır zırhlı araçlar insanların üzerlerine sürüldü, ambulanslara ve yolcu otobüslerine ateş açıldı. O gece Bakü'de 130 sivil hayatını kaybetti.